Sağlık sektörü, ilaç firmaları bir yerde yanlış yapıyorlar. İlaç firmalarının, dermokozmetik ve OTC firmalarının yanlışı ellerini, kollarını sosyal medya fenomenlerine kaptırmaları.
2018 yılını da acısıyla tatlısıyla geride bıraktık. Tüm Türkiye için 2018 yılı beklentileri karşılamadı. Ekonomik açıdan her sektör bir durgunluk yaşadı. En büyük durgunluğu eczacılar yaşadı diyebilirim. Yılın ilk yarısından sonra eczanelerde işlek bir hayli düştü. Halkın alım gücü azaldı.
KAR ORANLARI ARTMALI
Yıllardır ilaçlardaki kâr oranları artmalı diyoruz. Bu kâr oranlarıyla sürdürülebilir bir eczacılık hizmeti verilemez diyoruz. Türk Eczacıları Birliği Başkanı Sayın Ecz. Erdoğan Çolak da düzenlediği basın toplantısında kâr oranları üzerinde ayrıntılı olarak durdu. Çolak, Türk Eczacıları Birliği’nin ekonomik beklentilerini şu şekilde sıraladı:
– Eczacı kâr oranları yükseltilmelidir.
– İlaç fiyatları hakkında tebliğ yeniden düzenlenmelidir.
– Eczacıların kutu başına bir danışmanlık ücreti alması sağlanmalıdır.
– İkinci ve yardımcı eczacı çalıştıran eczanelere nitelikli personel istihdamı yaptığı noktada maddi destek sağlanmalıdır.
– Sıcaklık ve nem takibi gibi mekânsal düzenlemeler kaldırılmalıdır.
– Euro kuru ilaçların yokluğuna neden olmayacak şekilde belirlenmelidir.
– Yeni eczacılık fakülteleri açılmamalı ve açılan fakülteler iş gücü planlaması yapılarak yeniden düzenlenmelidir.
– Avrupa ülkelerindeki pek çok örnekte olduğu gibi eczacıya tansiyon, şeker ölçümü, sigara bıraktırma gibi eczane temelli ekstra hizmetler ve bu hizmetler doğrultusunda sunduğu danışmanlık hizmeti için sabit bir ücret ödenmelidir.
– Eczane dışıma çıkarılan ürünler eczanelere geri dönmeli ve eczacı danışmanlığında halka sunulmalıdır.
Sayın Çolak’ın beklentilerine ilave yapacak olursam; Tabela zorunluluğu da kaldırılmalıdır. Yeni açılacak eczanelerden yeni tabela standartlarına uymaları istenebilir ama 25 bin eczacıya tabelanı değiştireceksin baskısı yapılmamalı. Ekonomik durgunluğun olduğu böylesine bir ortamda Tabela konusu tekrar gözden geçirilmeli sanırım.
FENOMENLER…
Sağlık sektörü, ilaç firmaları bir yerde yanlış yapıyorlar. İlaç firmalarının, dermokozmetik ve OTC firmalarının yanlışı ellerini, kollarını sosyal medya fenomenlerine kaptırmaları. Firma ürün müdürleri, pazarlama müdürleri, eczacıların masasına kadar giden sektörel dergilere reklam vereceklerine tüm bütçelerini fenomenlere kaptırıyorlar. Bunun geri dönüşü oluyor mu tabi ki muamma. Ama bu muamma devam ediyor. Firmalara buradan seslenmek istiyorum; Siz ne kadar fenomenler aracılığıyla ürünlerinizi tanıtırsanız tanıtın ürününüzü fenomenler değil eczacılar satacak. Tabi raflarına girebildiyseniz. Burada eczacıyı ve eczacıya ulaşan yayınları göz ardı ederseniz kazançlı çıkmazsınız. Ürününüzü ilk önce eczacıya tanıtmalısınız. Eczacı görmediği, bilmediği bir ürünü müşterisine vermez. Rafında hangi ürün varsa hangi ürünün bayiliğini yapıyorsa o ürünü müşterisine anlatır ve satar. Bayi sayınızı mı artırmak istiyorsunuz en önemli yolu eczacıya ulaşmak. Dolayısıyla bütçelerinizi 2019’da fenomenlere kaptırmayın. Sektöre yıllardır hizmet eden yayınlara bütçe ayırın. Ürünlerinizin tanıtımlarını oralarda yapın pişman olmazsınız.
REÇETE BAŞI EN AZ 5 TL OLMALI
Bu sayımızda Nefes Eczanesi eczacısı Leyla Mine Tandağ Doğan ile eczacıların sorunlarını ayrıntılı olarak konuştuk. Sayın Doğan’ın çok güzel tespitleri var. Doğan, “Eczacıya meslek hakkı verilmelidir, bu da en az reçete başına 5 TL olmalıdır. Vatandaş devlete reçete başına 3 TL ödüyor en az, bu bile eczacıya verilse eczacılar nefes alacaktır” diyor. 2019’un eczacıların nefes alacağı bir yıl olması hepimizin temennisi. Diğer bir röportajımızı ise Academic Trend Health Yönetim Danışmanı Ecz. Kerem Demirgil ile yaptık. Her iki röportajımızı da ilgiyle okuyacağınızı umarım. 2019 sağlık, mutluluk, başarı ve bereket getirsin tüm Ülkemize…
Yeni bir sayıda buluşmak dileğiyle,
Esen Kalın…